Eski bilgisayarlar
Bilgisayarla ilk defa 1985'te buluştum. Annem bir araştırma enstitüsünde çalıştığından onunla beni oraya getirirdi. Eski sovyet biligisayarları çok büyüktü, kullanıcılar temiz olmak için beyaz önlük giyerlerdi. Mühendisler bilgisayarla farklı şeyler inceleyebilirlerdi, ama çocuklar için o bilgisayarlar ilginç değildi çünkü onlarla oynayamazdık. Ben annemin işini anlayamazdım. Galiba annem ziraat sanayisi(tarım sanayisi is better) için saymalar yapıyormuş. (what do you mean with sayma?)
Bilgisayarlarda ağsız olarak büyük diskler ve delikli kartlar kullanılması gerekirdi. Şimdi ondan hiç bilgi artık okuyamayız. (This is better: Şimdi bunlardan eskisi kadar faydalanamayız.) On yıl önce böyle bir bilgisayarı üniversitede görmüştüm, disklerle beraber. Bozuktu ve açılmamıştı, uzak bir köşede tozlanmaya/eskimeye bırakılmıştı. (This is an expression if nobody pays attention to sth anymore) Öğretmenimize göre ondan çok altın edinilebilirdi çünkü o zamanlar teller altınla kaplanırmış.
Doğru yanlış bilmiyoruz, doğru olmayabilir.
Eski bilgisayarlar
İlk defa 1985'te bir bilgisayarla buluştum. Annem bir araştırma enstitüsünde çalışarak onunla çalışıyordu ve beni oraya getirirdi götürürdü. Eski sovyet biligisayarları çok büyüktü, kullanıcılar temizliği korumak temiz kalmak için beyaz önlük giyerlerdiler. Mühendisler bilgisayarla farklı şeyler inceleyebiliyordudi, ama bir çocuk için o bilgisayarlar ilginç değildi çünkü onlarla oynayamadım. Ben annemin işini anlayamadım. Galiba annem ziraat sanayii için saymalar yapıyormuş çalışıyormuş (hesaplamalar yapıyormuş).
Bilgisayarlarda ağsız olarak büyük diskleri ve delikli kartları kullanılması lazımdı kullanılıyordu. Şimdi ondan hiç bilgi artık okuyamayız. On yıl önce böyle bilgisayarları (disklerleriyle beraber) üniversitede gördüm, disklerle beraber. Bozuktu ve açılamadı, uzakta köşede tozlanıyordu. Öğretmenimize göre ondan çok altın edinilebilirdi, çünkü o zaman tellerini altınla kaplanmıştılar kaplamışlar.
Doğru yanlış mı bilmiyoruzduk, doğru olmayabilirdi.
