Veselinka
Alışveriş manyağım Hayatımda çok sevdiğim şeyleri var. Bunlar arasında en çok arzu edilen alışveriş yapmadır. Bunu o kadar seviyorum ki, bazen faturalarım ödemek yerine, hep paralarımı elektronik alışverişte harcıyorum. Aynı zamanda, bu tutkum en büyük düşmanım. Beş sene önce, Makedon arkadaşlarımla beraber Prag'a gittik. Otelimizden şehrin merkeziye kadar, 50 kilometre vardı. Merkeze giderken ilk otobüse bindik. On-üçüncü istasyonda otobüsten inip metroya bindik. Prag'ın merkezi tarihin olarak çok ilginçtir. Rahatlamak için güzel lokallar da var. Gerçekten her şey bir masaldan gibi. Fakat arkadaşlarımla gitmeden önce, Prag'a babamla gitmişip tüm tarih yerleri ziyaret etmiştim. Bunun için arkadaşlarımdan ayırıp bir alışveriş merkezine gittim. Alışveriş merkezinde olarken, benim için yeni bir dünya başlıyor. Mola olarken bir hayat geçebilirse, hiç fark etmezsem. Yeni kifayetleri koksundan, onların renklerden ve modellerden hep zevk alıyorum. O gün Pazartesiydi. Prag'da Pazartesinden Cumaya kadar gece saatleri dokuz buçuktan sonra hiç metro yoktu. Mağazalardayken çok vakit geçirmişliğini hiç fark etmedim. Birden kol saatime göz atıp gördüğümden şaşardım. Hızca moladan çıkıp metroya kadar koşmayı başladım. O kadar hızlı koşuyordum ki metroda geldiğim an, içimde hiç nefesim kalmadı. Buna rağmen, metro da yoktu. Öğrendiğime göre, son metro 5 dakika daha önce gitmişti. Taksiyle otobüs istasyona kadar gidecektim fakat bende yeterli param kalmadı. O gece sabaha kadar sokakta kaldım. Gelecek gün, otele giderek kendim kendime daha fazla alışveriş yapmamayı önerdim. Kendime önerdiğim gibi yaptım mı?- Hiç yapmadım. O durumdan beri beş sene geçti. Hala aynı tutkum var. Hala hep tutuğum param alışverişte harcanıyorum. Ama yapacak bir şey yok. Bu benim narkotik gibi zaten. Eğer bir hafta içinde gardırobum yeni bir etek ya da gömlekle hiç yenilemezsem, mutluluk konuları hakkında hiç konuşamam. Yani, alışveriş yaparken, kendim kendimi yerine getiriyorum. Garip biriyim!!!
Jul 26, 2014 8:12 PM
Corrections · 5
1

Alışveriş Manyağım

Hayatımda çok sevdiğim şeyleri var. Bunlar arasında en çok arzu ettiğim alışveriş yapmaktır. Bunu o kadar çok seviyorum ki, bazen faturalarımı ödemek yerine, paralarıhep elektronik alışverişte harcıyorum. Aynı zamanda, bu tutkum en büyük düşmanım.

Beş sene önce, Makedon arkadaşlarımla beraber Prag'a gittik. Otelimizden şehrin merkezine kadar, 50 kilometre vardı. Merkeze giderken ilk otobüse bindik. On üçüncü istasyonda otobüsten inip metroya bindik.

Prag'ın merkezi tarihin olarak çok ilginçtir. Rahatlamak için güzel lokaller de var. Gerçekten her şey bir masaldan gibi. Fakat arkadaşlarımla gitmeden önce, Prag'a babamla gitmiş, tüm tarih yerleri ziyaret etmiştim. Bu nedenle arkadaşlarımdan ayrılıp bir alışveriş merkezine gittim.

Alışveriş merkezindeyken olarken, benim için yeni bir dünya başlıyor. Moladayken bir hayat geçse, hiç fark etmem. Yeni kıyafetlerin kokusundan, onların renklerinden ve modellerden hep zevk alıyorum.

O gün pazartesiydi. Prag'da pazartesinden cumaya kadar, gece saatleri, dokuz buçuktan sonra hiç metro olmaz. Mağazalardayken çok vakit geçtiğini hiç fark etmedim. Birden kol saatime göz atıp gördüğüme çok şaşırdım. Hızla moladan çıkıp metroya kadar koşmaya başladım. O kadar hızlı koşuyordum ki metroya geldiğimde nefes nefeseydim. Buna rağmen, metroda yoktu. Öğrendiğime göre, son metro 5 dakika daha önce gitmişti. Taksiyle otobüs istasyona kadar gidecektim fakat bende yeterli param kalmadı. O gece sabaha kadar sokakta kaldım.

Ertesi gün, otele giderek kendim kendime daha fazla alışveriş yapmamayı önerdim.

Kendime önerdiğim gibi yaptım mı? Hiç yapmadım. O durumdan beri beş sene geçti. Hala aynı tutkum var. Hala elime geçen parayı hemen alışverişte harcanıyorum. Ama yapacak bir şey yok. Bu bende tutku gibi zaten. Eğer bir hafta içinde gardırobumu yeni bir etek ya da gömlekle hiç yenilemezsem, mutluluk konuları hakkında hiç konuşamam. Yani, alışveriş yaparken, kendim kendimi yerine getiriyorum. (Son iki cümle çok karışık. İngilizcesini de yazmanı tavsiye ederim.)

 

Garip biriyim!!!

July 27, 2014
You look bit pale on that photo... Eğer bir hafta boyunca gardrobuma yeni bir etek ya da gömlek ekleyemezsem, benden mutlu bir sohbet beklemeyin. Alışveriş yaptıkça her şeyin yerli yerinde olduğunu hissediyorum.
July 30, 2014
Want to progress faster?
Join this learning community and try out free exercises!