ancak yalnız
Kusura bakmayın , söz verdiğim günde elbiseyi teslim edemedim çünkü ancak yetiştirebildim.
Bana senden yakın hiç kimse yok. Bu sorunumu ancak sana anlatabilirim
Yaşadığı sorunlarla ilgili bütün sinirini sana yansıttığının farkındayım ancak sen de ona karşı biraz daha anlayışlı olabilirsin.
Hafta sonu doğum günü partine seve seve katılırım
yalnız eşimin bir planı olup olmadığını henüz bilmiyorum.
Selim'le tarıştığın için sinirli olduğunu biliyorum yalnız sence de bu konuyu biraz abartmıyor musun ?
Buradaki ancak ve yalnız hangi anlam taşıyor ?
Ve uçuncu cümlenin ne demek istediğini anlamıyorum
Yadımcı olabilir misin ? Zaman ayırmanıza teşekkür ederim (ingilize ile cevap verirseniz daha iyi anlayabilirim.)
There are different meanings of 'ancak' in Turkish
if ; adj. only
adv. barely, hardly, merely, purely, scarcely
conj. however, on the other hand, but, nevertheless, yet
October 9, 2014
1
2
Still haven’t found your answers?
Write down your questions and let the native speakers help you!