bugün
Bunu sabahta sabah yazdım...
Hemen şimdi Şuan kafehanedeyim kafedeyim. Küçük kahvaltıyı Kahvaltımı dairemde yedim ama şimdi kruvasan yeyip yiyip bir kapuçino içiyorum. Bu italyan kahvaltısıdır. Günlüğümde Günlüğüme yazmaya yazmak çok güzel. Bu sabah capoeiraya gideceğim. Oynadığım zaman çok dıkkatli olmalıyım çünkü benim bileğim ağrıyor. Capoeirayı çok seviyorum ama gitmem yeterince değil yeterince gitmiyorum. Daha gitmek istediğim halde, biraz pahalı ve birkaç ders geç başlıyor.
Capoeiradan sonra öğle yemeği yeyiğ yiyip çok dilli bir toplantısıya toplantıya gideceğim. Başka dört ınsanın gittiğin söyledi. Dört kişi daha gideceğini söyledi. Sanırım fransızca, ispanyolca, italyanca, biraz japonca, ve herhalde ingilizce konuşacağız. Onlar Aralarında türkçe konuşan yok. Bu yüzden türkçe pratik yapamacağım. Mamafih(*) Ama yarın TürkFest'e gidip orada çok türkçe türkçeyi çok konuşabileceğim. TürkFest'te B1 seviyesinde kadar türkçe konuşmak istedim, fakat sanırım o kadar elde etmedim ilerleyemedim. Belki A2 konuşabilirim. Ama benim türklerle Türkçe iyi konuşmasım varsa, henüz biraz başarım olur(?). Ama türklerle iyi konuşabiliyorsam, yine de biraz başarmışım demektir.
TürkFest'ten sonra türkçe öğrenmeye devam edeceğim. Şukran günü 5 hafta sonra olacak ve B1 kadar türkçe konuşmak çok istiyorum. Orta seviye türkçe kıtabınım kitabım var. Kıtapta 15 bölüm var / Kitap 15 bölüm. Zannedirim Sanırım butün kıtabı okuyup öğrenebilirim. Her hafta 3 bölüm okusam iyi olur. Ama gerçekten öğrenip iyi pratik yapmak için en gereken şey konuşmaktır. Yardımcı olabilecek Türkleri bulmam lazım. İnternet'te de konuşabilirim ama zaman dilimlerinin farklı olduğun için zor olur.
*We don't use ''mamafih'' in daily language. It is an old word.
*'Yemek' -> this verb is made soften when you add a suffix. For example: not 'yeyorum', but 'yiyorum', 'yiyerek'.. etc.
*'Benim bileğim' is also true but the better one is just 'bileğim'. Because the suffix -im contribute to the word ''my'' meaning. I mean, you alredy say 'my wrist' when you say 'bileğim'.
You are quite good at Turkish, i think. There are just a little problems with some suffixes but you can easily overcome it as far as i see. Have a nice day and good luck!
Uzman değilim, ama bana kalsa şöyle yazardım:
Bunları bu sahah yazdım...
Şu an kahvedeyim. Kahvaltımı evde yaptım, az bir şeyler yedim. Şimdi ise kruvasan yeyip bir kapuçino içiyorum. Bu İtalyan usulü kahvaltıdır. Günlüğüme fikirlerimi yazmak ne kadar güzel/yazmayı çok seviyorum. Birazdan capoeira derslerine gideceğim. Oynadığım zaman çok dikkatli olmam lazım, çünkü bileğim ağrıyor. Capoeirayı çok seviyorum ama derslere yeterince vakit ayıramıyorum/katılamıyorum, çünkü dersler biraz pahalı ve bazıları benim için geç başlıyorlar/bazı ders saatleri benim için çok geç.
Capoeiradan sonra öğle yemeğimi yeyip çok dilli (ne gibi toplantıyı kastediyorsun bilmiyorum, ama belki 'uluslararası' daha uygun olur) bir toplantıya gideceğim. Diğer dört toplantı üyesi/arkadaşım da katılacaklar diye haber verdiler. Tahmin ediyorum ki Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, biraz Japonca ve herhalde İngilizce sohbet edeceğiz. Onlardan hiç biri Türkçe'yi bilmiyor. Bu yüzden bugün Türkçe pratiği yapamayacağım/yapmak için fırsat olmayacak. Ama yarın TürkFest'e gidip orada bol bol Türkçe konuşabileceğim. TürkFest'te B1 seviyesinde konuşmak isterdim, fakat sanırım o kadar öğrenemedim/Türkçemi geliştiremedim henüz. Belki 'A2' konuşabilirim. Ama Türkçe'yi Türklerle anlaşılacak kadar öğrendiğime göre demek ki başarılıyım (bu cümleyi tam olarak anlamadım, kusura bakma).
TürkFest'ten sonra Türkçe'yi öğrenmeye devam edeceğim. Festival Şukran gününden 5 hafta sonra olacak ve bu zamana kadar 'B1' seviyesine ulaşmak çok istiyorum. Orta (?) Türkçe bir kıtabım var. Kitabın 15 bölümü var. Tahminime göre/bence bu kitabı okuyup/bitirip 'B1'e ulaşırım. Her hafta 3 bölüm okumam gerekir. Ama gerçekten dili öğrenmek için en güzel/faydalı pratik konuşmaktır. Pratik yapacağım/konuşacağım/bana yardımcı olacak Türkleri bulmam lazım. İnternet'te de konuşabiliriz ama saat farklarının olduğu için zor olur.
Not:
1. Türkçe'de bazı cümleleri süslemek için (ve aynı zamanda yabancı olduğunu kimse anlamasın diye) bazı kelimeleri eklemek lazım. Mesela:
- 'Günlüğüme yazmak' yerine 'Günlüğüme fikirlerimi yazmak'
- 'Capoeiraya gideceğim' yerine 'Capoeira derslerine gideceğim'
dersen daha iyi olur.
Yani yanlış değildir, ama böyle nüansları göz önüne alırsan Türkçe konusunda yeni bir seviyeye ulaşırsın.
2. 'Mamafih' - günlük dilde pek fazla kullanılmayan bir kelimedir, onun için başka bir alternatif kullanırsan iyi olur.
3. 'Orta Türkçe' ne demek olduğunu Vikipedi gösterir:
https://tr.wikipedia.org/wiki/Orta_T%C3%BCrk%C3%A7e
Yani gerçekten mi o dönemden kullanılan Eski Türkçe kitabın var?
Sanırım 'orta' (yani 'B1'/'B2') seviyede konuşanlar için kitabın olduğunu kastediyorsun.
<em>Kolay gelsin, 'C1'e ulaşmak dileğiyle.</em>


