[Gedeactiveerde gebruiker]
ancak yalnız Kusura bakmayın , söz verdiğim günde elbiseyi teslim edemedim çünkü ancak yetiştirebildim. Bana senden yakın hiç kimse yok. Bu sorunumu ancak sana anlatabilirim Yaşadığı sorunlarla ilgili bütün sinirini sana yansıttığının farkındayım ancak sen de ona karşı biraz daha anlayışlı olabilirsin. Hafta sonu doğum günü partine seve seve katılırım yalnız eşimin bir planı olup olmadığını henüz bilmiyorum. Selim'le tarıştığın için sinirli olduğunu biliyorum yalnız sence de bu konuyu biraz abartmıyor musun ? Buradaki ancak ve yalnız hangi anlam taşıyor ? Ve uçuncu cümlenin ne demek istediğini anlamıyorum Yadımcı olabilir misin ? Zaman ayırmanıza teşekkür ederim (ingilize ile cevap verirseniz daha iyi anlayabilirim.)
9 okt. 2014 18:44
Antwoorden · 2
2
There are different meanings of 'ancak' in Turkish if ; adj. only adv. barely, hardly, merely, purely, scarcely conj. however, on the other hand, but, nevertheless, yet
9 oktober 2014
Heb je je antwoorden nog steeds niet gevonden?
Schrijf je vragen op en laat de moedertaalsprekers je helpen!